top of page
Ara

Dünyanın En Eski Yapısı Nasıl Korunur?

Güncelleme tarihi: 10 Eki 2018

Dünyanın en eski yapısı ve ilk tapınağı olarak bilinen Göbeklitepe’nin üstünün çatı örtüsüyle kapatılması ve ziyaretçiler için yürüme yolunun yapım inşaatıyla başlayan tartışmalar, “Dünyanın en eski yapısı nasıl korunur? “ sorusunu gündeme getirdi.



Alman arkeolog Klaus Schmidt’in eşi arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt, Instagram hesabından yaptığı açıklamada, ziyarete açılan Göbeklitepe’de karşılaştığı manzaraya tepki gösterdi. Kazı alanında gördüğü çalışmaları fotoğraflayan Schmidt, “Benden başka kimsenin canı acımıyor mu? Burası Göbeklitepe. Taze beton dökülen alanın yanı başında görülen F yapısı (Kaya Tapınağı) adını verdiğimiz alan, üzerinde iş makinelerinin eze eze bitiremediği alan da hemen bu neolitik döneme ait mimari kalıntıların 3 metre ilerisinde, orada yüzeyde bir şey görmeyince altında da bir şey yok sanıyorlar ama orada da 15 cm derinlikte ana kaya üzerinde neolitik döneme ait izler var.” yorumunu yaptı.


Göbeklitepe

“Göbeklitepe’ye zarar veriliyor”

Schmidt, 2013’te ahşap yürüme yolu projesinin başladığını, ardından yolun bir kısmınının başka bir güzergâh saptandığı için söküldüğünü anlattı. Yeni yol güzergahının Klaus Schmidt’in “ziyaretçi yoğunluğu yönelmesin” diye ferah tuttuğu alana yöneltildiğini belirtti ve ekledi:

“Klaus hayatta iken, eski tren yollarından kalma ahşaplarla yürüme yolunu aşağıdaki ziyaretçi merkezinin oraya kadar kesintisiz yapacağız, SİT alanına kesinlikle beton dökmeyiz, asfalt yapmayız’ demişlerdi. Onun yapılmasını istemediği, Göbeklitepe’yi tahrip edeceğini bildiği her şeyi koştura koştura yapıyorlar. Bir tane arkeolog, bakanlık temsilcisi, müze görevlisi yok alanda. Bir arkeolog neredeyse çevre gezisi yaparken bile ancak bakanlık temsilcisi ile hareket edebilirken, ihale alan inşaat şirketlerine SİT alanlarında süresiz dolaşım ve ne istersen onu yap izni mi veriliyor?” diye sordu.

Göbeklitepe’ye beton dökülme iddiasına cevap

Çiğdem Schmidt’in iddialarıyla başlayan tartışmaya yetkililerden “İş makinelerinin SİT alanına girmesi söz konusu değil. Var olan eski yolun üzerine muşamba benzeri bir örtü, üzerine kum ve onun da üzerine kilit parke taşı döşeniyor. Beton dökülmüyor. Eski yolun güzergâhı değişmedi. Sadece kullanılmayacak olan ahşap yol söküldü” cevabı geldi. Konuyla ilgili Göbeklitepe’de çalışılan inşaat alanına basın turu düzenlendi. Betonun sadece yol kenarlarında bulunan bordürlere döküldüğü belirtildi.

Göbeklitepe, Unesco Dünya Miras Listesi’ne alınmasının ardından tüm gözlerin çevrildiği ve ziyaret akınına uğrayan noktalardan biri. Göbeklitepe turları, rehberleri, Göbeklitepe’ye özel hediyelik eşyalar tabi ki ziyaret edenlerin deneyimlerini renklendirecek unsurlar.

Fakat bölgeye ekonomik açıdan büyük katkısı olan bu turist akınının Göbeklitepe üzerinde bir turist baskısına dönüşmemesi ve zarar vermemesi için bilimsel açıdan hangi önlemlerin alındığı, nasıl bir yol haritası izleneceği konusunda henüz yayınlanmış bir açıklama bulunmuyor.

Klaus Schmidt’in açıklamalarına göre Göbeklitepe kazıları, bitirilmiş kazılar değil. Bu nedenle Göbeklitepe, sadece keşfedilmiş bir tapınak yapısı olarak değil, yıllar içinde yenilenen teknolojilerle analiz edilerek geçmişten yeni bilgiler taşıyacak bir alan olarak görülmeli.




0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page