Mexico City'nin en önemli otellerinden birinde olan Barberia Royal, konumu itibariyle üst düzey hizmet sunan bir berber salonu. ROW Studio tarafından yapılan projenin iç mimarları, mekanın hikayesini şöyle anlatıyor:
Tasarımımızda, önceki projelerimizden tamamlanmayan bir berber salonunun parçalarını ve Avrupa kraliyetinin geleneksel sembolleri birleştirmeyi istedik. Böylece farklı tarzlardaki parçalar arasında zıt bir bütünlük yakalamayı amaçladık.
Müşterileri, girişte berber salonunun adı yazılı altıgen seramik zemin detayı geleneksel bir şekilde karşılıyor.
Zemindeki geleneksel atmosferin aksine tavan, kenarları keskinleştiren lazer kesim altın renginde alüminyum yansıtıcı bir yüzeye sahip olacak şekilde şekillendirildi. Parlak yüzeyi müşterilerin ilgisini üzerinde topluyor.
Mağaza planı iki önemli bölgeye ayrılıyor: bekleme alanı ve hizmet alanı. Bekleme alanında ikram dolu bir bar, çok rahat deri kaplı tabure ve koltuklar, gerçek bufalo başının ve en iyi bakım ürünlerinin sergilendiği raflar, tamamen restore edilmiş klasik Triumph motosiklet ve başka dekoratif objeler yer alıyor. Hizmet alanında, 1950'li yıllardan hardal sarısı deri döşemeli orjinal sandalyeler bulunuyor. Sandalyelerin karşısındaki altın yaldızlı aynaların çerçevelerini aslan, kurt, geyik, zebra ve fil heykeli süslüyor.
İç mekan dış mekandan korunmakta olup, eski İngiliz vitrinlerini anımsatan çift ahşap cephesi ile sokakla asgari düzeyde iletişim kuruyor.
